SERGİLER / GEÇMİŞ / MESAFE VE YAKINLIK

METİN

Çağdaş Alman Fotoğrafından Önemli Bir Kesit

“Mesafe ve Yakınlık”

“Meraklı olanın, tüketilmemiş olan, olup bitene mesafesini koruyan ama gerektiği kadar yakınlaşmayı isteyen bakışı…” (Wulf Herzogenrath)

• Millî Reasürans Sanat Galerisi, Goethe Institut-İstanbul ve ifa işbirliğiyle Alman fotoğraf sanatına ilişkin sergi, Almanya Federal Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı Kültür ve Eğitim Bölümü Müdürü Wilfried Grolig tarafından açılacaktır.

• Sergi, 15 Eylül-31 Ekim 2006 tarihleri arasında gerçekleşen İFSAK 1. Uluslararası Fotoğraf Bienali çerçevesinde izleyiciyle buluşuyor.

• Sergi 18 Ekim-18 Kasım 2006 tarihleri arasında Millî Reasürans Sanat Galerisi’nde izlenebilir.

Alman fotoğraf tarihiyle ilgili Wulf Herzogenrath ve ifa tarafından tasarlanan sergide, Alman fotoğrafının önde gelen sanatçıları arasında yer alan Bernd ve Hilla Becher ikilisinin kendi çalışmaları ile Düsseldorf Sanat Akademisi’ndeki eski öğrencilerinin çalışmaları yer alıyor.

Becher çifti Alman fotoğraf sanatı içinde, sanatsal yaklaşımlarının yanı sıra fotoğrafa kazandırdıkları işlev ve içerikle özgün bir yer tutuyor. Becher’lerin fotoğraflarında son derece kişiselleştirilen sanatsal anlayış, tipolojik bir anlayışa dayanan çalışma ilkesiyle birleşerek mimarlık, toplumsal işlev ve iktisat tarihi bakımından belgesel nitelikte içerik ve anlam kazanıyor.

Becher’lerin fotoğraflarındaki dünyanın nesneleri, işlevsellik üzerine kurulu olan eritme fırınları, soğutma kuleleri, havai hatlar, gazhaneler, fabrika binalarıyla yok olmakta olan sanayi ve maden ocaklarındaki anonim mimarlık örnekleridir. 1950’li yılların sonunda bir ressam olan Bernd Becher’i sanayi alanındaki dönüşüme tanıklık eden bir fotoğrafçıya dönüştüren neden, memleketine yaptığı ziyaretlerde resmini yaptığı binaları bir sonraki ziyaretinde yerinde bulamamasıydı. Bernd Becher’in bu ilgisine daha sonra evleneceği Hilla Becher de katılınca çalışmaları kısa sürede ürünlerini vermeye başladı.

Onların fotoğrafik tipoloji çalışmaları, sanatçının bireysel ve duygu yüklü imzasını geri çekmesi, gündelik ve sıradan nesneler yönelmesi, aralarındaki farklılıkların olabildiğince az olduğu sanatsal seriler oluşturması, gündelik hayat içinde benzer şeylerin farklılıklarının dolayımsız bir karşılaştırma içinde gösterilmesi vb gibi bakımlardan avangard ve kavramsal sanatın yalın ve bilimsel karakterli tartışmalarına paralel bir serüven izliyordu.

Becher’ler izleyiciyi fotoğrafların zeki, düşünen ve aynı zamanda çağrışımlarıyla birlikte hisseden bir parçası olarak dikkate alırlar. Fotoğraflar hiçbir zaman izleyicilerinde ‘röntgenci’ bir davranışı kışkırtmaz, açıklayıcı ve analiz edicidirler. Fotoğraflarda bir düzenlemeye girişmez, nesneleri var oldukları ve bulundukları biçimde, olabildiğince nesnel gösterirler.

Sergide Düsseldorf Sanat Akademisi’nde Becher sınıfında master yapmış Andreas Gursky, Candida Höfer, Axel Hütte, Thomas Struth, Petra Wunderlich, Thomas Ruff, Simone Nieweg, Jörg Sasse gibi çağdaş Alman fotoğrafçılarının da çalışmaları yer alıyor. Sanatçıların tümü toplumsal kamu yaşamı ve gerçeklikle doğrudan bağlantılı temalar üzerinde çalışıyorlar. Bu seçimlerinde Becherlerin geniş ilgi alanları, entellektüel planda kültür tarihi ile hesaplaşan derin yaklaşımları, tarihsel bir vicdan ve sorumluluk yüklenen duruşlarının etkisi olduğu çok açık. Ancak her sanatçı kendi yolundan yürümeyi de başarmış.

“Mesafe ve Yakınlık” sergisi bu kapsamı ile 1950’li yılların sonlarından bugüne Alman fotoğraf sanatı içinde kendine önemli bir yer edinen özgün bir çizgiyi tanıtıyor.

Millî Reasürans Sanat Galerisi’ndeki sergi 18 Ekim-18 Kasım 2006 tarihleri arasında izlenebilir.

ESERLER

BASINDAN